Alman CEO’lar Çin ziyaretinde Şansölye Scholz’a eşlik edecek
Almanya’nın Çin ile olan girift ekonomik bağlarını gözler önüne seren bir hareketle, birçok üst düzey Alman CEO’su Çin’e yapacağı ziyarette Başbakan Olaf Scholz’a eşlik edecek. Bu heyet, çeşitlendirmeye yönelik stratejik bir çabaya rağmen ülkenin Çin pazarına olan bağımlılığının devam ettiğinin altını çiziyor.
Aynı zamanda Alman İş Dünyası Asya-Pasifik Komitesi Başkanı olan Siemens CEO’su Roland Busch’un da heyette yer alacağı teyit edildi. Beijing Automotive Group Co Ltd ve Geely Yönetim Kurulu Başkanı Li Shufu gibi önemli Çinli hissedarlara sahip olan otomobil üreticisini Mercedes-Benz CEO’su Ola Kaellenius temsil edecek.
Ziyaret, Şansölye Scholz’un Almanya’nın geçen yaz Çin ile ekonomik ilişkilerini “riskten arındırmayı” amaçlayan bir strateji belirlemesinden bu yana Çin’e yaptığı ilk ziyaret olacak. Strateji bağımlılığın azaltılması çağrısında bulunuyordu ancak somut eylemler ya da bağlayıcı hedefler içermiyordu.
Alman şansölyeler genellikle üst düzey iş gruplarını önemli uluslararası gezilere götürür ve bu CEO’ların varlığı Çin’in Almanya’nın en büyük ticaret ortağı olarak rolünü vurgular. Bu ülke, dünyanın en büyük otomobil pazarı olan Çin’de çok sayıda ortak girişimi bulunan Alman otomobil üreticileri için özellikle büyük önem taşıyor.
Geçen yıla ait yatırım rakamları Almanya’nın Çin’e yaptığı doğrudan yatırımın 11.9 milyar Avro’ya ulaştığını gösteriyor ki bu da Berlin tarafından sistemik bir rakip olarak sınıflandırılmasına rağmen Alman firmalarının bu ülkeye hala yoğun bir şekilde yatırım yaptığını gösteriyor.
Ayrıca, BMW’den Oliver Zipse ve Thyssenkrupp’tan Miguel Lopez’in de Şansölye’ye katılması planlanıyor ve seyahatin ayrıntıları kesinleştikçe potansiyel olarak daha fazla yönetici de katılacak.
BASF ve Volkswagen gibi büyük Alman şirketleri büyüme için Çin’den yararlanmaya devam ederken, bazı küçük şirketler de stratejilerini değiştirmeye başladı. Bu orta ölçekli şirketler, Çin’deki faaliyetlerini korumanın yollarını arıyor ve pazar katılımını, özellikle Tayvan’la ilgili potansiyel jeopolitik gerilimler için acil durum planlamasıyla dengeliyor.
CEO’ların Çin gezisine katılımı, Alman endüstrisi ile Çin pazarı arasındaki karmaşık ilişkinin simgesi niteliğinde olup, önemli bir ekonomik ortakla temkinli ancak önemli bir angajmanı yansıtıyor.
Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.